Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
yumuşama
Turkish - English
Definition of
yumuşama
in Turkish English dictionary
softening
(Hukuk)
detente
softening; deténte detant
moderation
maceration
relaxation
(Tıp)
ramollissement
Related Terms
yumuşamak
{f}
soften
yumuşama
noktası
softening point
yumuşamak
melt
yumuşamak
{f}
relent
yumuşamak
(deyim)
ease off
yumuşa
relent
yumuşa
let up
yumuşa
get soft
yumuşamak
ease
yumuşamak
let up
yumuşamak
let upon
yumuşamak
to become soft, to soften; to relent, to soften
yumuşamak
mellow
yumuşamak
moderate
yumuşamak
limber up
yumuşamak
(for someone) to relent, soften, mellow, thaw, or unbend
yumuşamak
relax
yumuşamak
sweeten
yumuşamak
let loose
yumuşamak
unbend
yumuşamak
to soften, become soft; to become tender
ıslanıp
yumuşama
maceration
Turkish - Turkish
Definition of
yumuşama
in Turkish Turkish dictionary
Süreksiz ünsüzlerin sürekli ünsüz veya sızıcı ünsüz oluşu
Yumuşamak işi
Dünyada soğuk savaş döneminden sonra stratejik silâhların geliştirilmesiyle başlayan siyasal gerginliğin ortadan kaldırılması siyaseti, detant
detant
Related Terms
yumuşamak
Sertliği kalmamak, yumuşak duruma gelmek. Öfkesi, kızgınlığı, inadı geçmek: "Kurt Hoca şimdi yumuşamış, el pençe divan duruyordu."- Ö. Seyfettin
yumuşamak
Sert ünsüz, yumuşak ünsüz durumuna gelmek
yumuşamak
Sertliği kalmamak, yumuşak duruma gelmek
yumuşamak
Öfkesi, kızgınlığı, inadı geçmek
yumuşama
Hyphenation
yu·mu·şa·ma
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
yumuşama
More...
Clear
Favorites
More...
Clear