Silah ihracatı yasaklanmıştı.
- The export of weapons was prohibited.
Avlanmak bu alanda yasaklanmıştır.
- Hunting is prohibited in this area.
Ebeveynlerim Tom'u tekrar görmemi yasakladılar.
- My parents prohibited me from seeing Tom again.
Silah ihracatı yasaklandı.
- Arms export was prohibited.
Burada parketme yasaktır.
- Parking is prohibited here.
Silah ihracatı yasaklandı.
- Arms export was prohibited.