yontulmak

listen to the pronunciation of yontulmak
Turkish - English
to be chipped; to be sharpened; to be dressed; to become refined
to be pointed, be sharpened
(Konuşma Dili) to be chiseled out of one's money gradually and unsuspectingly
(for someone) to learn manners, have the rough edges knocked off him
to be shaped by cutting; to be chiseled; to be hewn; to be whittled; (for stone) to be dressed; to be sculpted, be sculptured
chipped
dressed
chip
hackle
yont
pare off
yont
whittle down
yont
whittle away
yont
{f} sculpture
yont
{f} chisel

They are chiseling a statue out of marble. - Onlar mermerden bir heykel yontuyorlar.

She was a girl with finely chiseled features. - O, ince yontulmuş özelliklere sahip bir kızdı.

yont
hew out
yont
pare away
yont
trim
yont
whittle
yont
chiseled

She was a girl with finely chiseled features. - O, ince yontulmuş özelliklere sahip bir kızdı.

Turkish - Turkish
Bir şeyi kendi görüşüne göre değerlendirmek
Kabalıktan, görgüsüzlükten kurtularak toplum törelerine göre davranır duruma gelmek
Yontmak işi yapılmak veya yontmak işine konu olmak
yonulmak
yont
Başıboş hayvan
yont
Başıboş bırakılmış hayvan
yontulma
Yontulmak işi