Putting in place a systematic classification of our archives could be a great time saver.
- Arşivlerimizin sistematik bir sınıflandırmasını yerleştirmek büyük bir zaman tasarrufu olabilir.
Give me a lever long enough and a fulcrum on which to place it, and I shall move the world.
- Bana yeterince uzun bir manivela ve onu yerleştirmek için bir dayanak verin ve dünyayı kımıldatacağım.
In hotels, it's customary to install wall-to-wall carpeting.
- Otellerde duvardan duvara halı yerleştirmek gelenekseldir.
I worked as a waiter to put myself though college.
- Kendimi üniversiteye yerleştirmek için bir garson olarak çalıştım.
Putting in place a systematic classification of our archives could be a great time saver.
- Arşivlerimizin sistematik bir sınıflandırmasını yerleştirmek büyük bir zaman tasarrufu olabilir.
The college has a placement bureau for students.
- Üniversitede öğrenciler için bir yerleştirme bürosu vardır.
Putting in place a systematic classification of our archives could be a great time saver.
- Arşivlerimizin sistematik bir sınıflandırmasını yerleştirmek büyük bir zaman tasarrufu olabilir.
The teacher asked the students to place their chairs in a semicircle.
- Öğretmen öğrencilerin sandalyelerini yarım daire şeklinde yerleştirmelerini istedi.
He settled down in his armchair to listen to the music.
- O, müzik dinlemek için koltuğuna yerleşti.
The settlers did not always honor the treaties.
- Yerleşimciler, yapılan anlaşmalara her zaman saygı göstermediler.
We moved into this house last month. We will settle down soon.
- Bu eve geçen ay taşındık. Yakında yerleşeceğiz.
Tom is ready to settle down and start a family.
- Tom yerleşmek ve bir aile kurmak için hazır.
They settled in Canada.
- Onlar Kanada'ya yerleştiler.
He settled down in his native country.
- Anavatanına yerleşti.
They decided to settle in a suburb of London.
- Londra'nın bir banliyösüne yerleşmeye karar verdiler.
They are planning to settle in New Zealand.
- Yeni Zelandaya yerleşmeyi planlıyorlar.
Putting in place a systematic classification of our archives could be a great time saver.
- Arşivlerimizin sistematik bir sınıflandırmasını yerleştirmek büyük bir zaman tasarrufu olabilir.
This is residential property.
- Burası yerleşim bölgesidir.
Tom and Mary live in a quiet residential neighborhood.
- Tom ve Mary sessiz bir yerleşim bölgesinde yaşıyorlar.