Don't argue when you are angry and don't eat when you are full.
- Öfkeli isen tartışma ve tok isen yemek yeme.
If anyone is not willing to work, then he is not to eat, either.
- Çalışmak istemeyen, yemek de yemesin.
The food was great in Italy.
- İtalya'da yemekler harikaydı.
In various Turkish restaurants, shishkabob is the main food.
- Çeşitli Türk restoranlarında, şiş kebap ana yemektir.
What with overwork and poor meals, she fell ill.
- Aşırı çalışma ve yetersiz yemeklerden dolayı, o hastalandı.
Is eating between meals really bad for your health?
- Öğünler arasında yemek yeme sağlığınız için gerçekten zararlı mıdır?
We went out to dinner with two American men and two German ladies.
- Biz iki Amerikalı erkek ve iki Alman bayanla akşam yemeği yemek için çıktık.
Once the work is done, usually around half past five, I come home to have dinner.
- İş yapılır yapılmaz, genellikle beş buçuk civarında, akşam yemeği yemek için eve gelirim.
There was a great variety of dishes on the menu.
- Menünün içinde büyük bir çeşit yemek vardı.
The cook prepares different dishes every day.
- Aşçı her gün farklı yemekler hazırlar.
There are still a lot of dishes on the table.
- Masanın üstünde hâlâ bir sürü yemek var.
Tom ate as soon as the food was put on the table.
- Tom yemek masaya konur konmaz yedi.
Tom once ate at an cheap restaurant and got food poisoning, so now he is very careful about where he eats.
- Tom bir zamanlar ucuz bir restoranda yemek yedi ve gıda zehirlenmesi oldu, bu yüzden artık nerede yemek yediği hakkında çok dikkatli.
My brother eats twice as much as I do.
- Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor.
Tom didn't want to spend that much for a meal.
- Tom bir yemek için bu kadar harcamak istemiyordu.
That couple spends quite a bit of money eating at nice restaurants.
- Şu çift güzel lokantalarda yemek yerken oldukça az para harcar.
What with overwork and poor meals, she fell ill.
- Aşırı çalışma ve yetersiz yemeklerden dolayı, o hastalandı.
Is eating between meals really bad for your health?
- Öğünler arasında yemek yeme sağlığınız için gerçekten zararlı mıdır?
What kinds of meat dishes do you serve?
- Ne çeşit et yemeklerini servis yapıyorsunuz?
Is eating whale meat wrong?
- Balina eti yemek hata mıdır?
Keep Tom from eating too much.
- Tom'u çok yemekten engelle.
How did Noah keep the animals from eating each other?
- Nuh peygamber hayvanları birbirlerini yemekten nasıl uzak tuttu?
Where can I get a good bite to eat?
- Nerede iyi bir yemek yiyebilirim?
Would you like to grab a bite to eat somewhere?
- Bir yerde yemek yemek için atıştırmak ister misiniz?
I'm getting used to eating alone.
- Yalnız yemek yemeye alışıyorum.
Getting food to Fort Sumter would be a very difficult job.
- Fort Sumter'a yemek götürmek zor olacak.
Not only has eating with your fingers continued throughout the centuries, but some scholars believe that it may become popular again.
- Parmaklarınızla yemek yemek sadece yüzyıllar boyu devam etmekle kalmadı, aynı zamanda bazı alimler onun tekrar popüler olabileceğine inanıyorlar.
Antipasti are appetizers served before the first course.
- Soğuk mezeler ilk yemekten önce verilen mezelerdir.
The small fork is for your salad, and the large one is for the main course.
- Küçük çatal salata için ve büyük olan ana yemek içindir.
Don't eat till the numbness wears off.
- Uyuşma geçene kadar yemek yeme.
The woman has two important questions to ask: What am I wearing? and what am I cooking?
- Kadının soracak iki önemli sorusu var: Ne giyiyorum ve ne yemek yapıyorum?
Where did you get the recipe?
- Yemek tarifini nereden aldın?
Have you seen the recipe book that I wrote?
- Benim yazdığım yemek tarifi kitabını gördünüz mü?
Once the work is done, usually around half past five, I come home to have dinner.
- İş yapılır yapılmaz, genellikle beş buçuk civarında, akşam yemeği yemek için eve gelirim.
He might not have eaten for days.
- O günlerce yemek yememiş olabilir.
My mother asked me not to feed the dog until after we had all eaten.
- Annem bana hepimiz yemek yeyinceye kadar köpeği beslemememi rica etti.
I didn't feed the dog.
- Köpeğe yemek vermedim.
Is eating 1,800 calories a day enough?
- Bir günde 1800 kalorilik yemek yeme yeterli midir?
In the end, we ended up eating at that shabby restaurant.
- Sonunda, biz, o eski püskü lokantada yemek yemeyi sona erdirdik.
You eat good meals in this boardinghouse.
- Bu pansiyonda iyi yemek yersin.
Where's the dining car?
- Yemek arabası nerede?
Is the dining room open now?
- Yemek odası şimdi açık mı?