Baby animals are cute.
- Yavru hayvanlar sevimliler.
The mother elephant bathes her baby in the river.
- Anne fil nehirde yavrusunu yıkadı.
Unlike birds, which feed and shelter their young, fish abandon their eggs.
- Yavrularını besleyen ve barındıran kuşların aksine balıklar yumurtalarını terk eder.
Some animals eat their young.
- Bazı hayvanlar yavrularını yerler.
The next morning the White Duck wandered round the pond, looking for her little ones; she called and she searched, but could find no trace of them.
- Ertesi sabah Beyaz Ördek, yavrularını arayarak göletin etrafında dolandı durdu; isimleriyle seslendi, aradı taradı ama onlara dair hiçbir ize rastlayamadı.
She has no more than twelve cubs.
- O oniki yavrudan daha fazlasına sahip değil.
The tiger cub looked like a large kitten.
- Kaplan yavrusu büyük bir kedi yavrusu gibi görünüyordu.
Rabbits have many offspring.
- Tavşanların çok sayıda yavrusu var.
Rabbits have a lot of offspring.
- Tavşanların çok yavruları olur.
I'll take care of your kitten while you're away.
- Sen yokken yavru kedinle ilgileneceğim.
The kitten couldn't get down from the tree.
- Yavru kedi ağaçtan inemedi.
Tom got a puppy for Christmas.
- Tom Noel için bir yavru köpek aldı.
The puppy looked at her with very sad eyes.
- Yavru köpek çok üzgün gözlerle ona baktı.
There was a fledgling bird there.
- Orada bir yavru kuş vardı.
Beware of the cockerel. It bites.
- Yavru horoza dikkat edin. O ısırır.
Tom bought Mary a puppy.
- Tom Mary'ye bir yavru köpek satın aldı.
The puppy looked at her with very sad eyes.
- Yavru köpek çok üzgün gözlerle ona baktı.
Parents can pass many diseases on to their offspring.
- Ebeveynler birçok hastalığı yavrularına geçirebilir.
Rabbits have a lot of offspring.
- Tavşanların çok yavruları olur.
The kitty is trying to hide from the rain.
- Yavru kedi yağmurdan saklanmaya çalışıyor.
Only the blackest of hearts could leave that poor kitty out on the street in the cold.
- Sadece katı kalpli biri şu zavallı yavru kediyi bu soğukta sokağa terkedebilir.
Some animals eat their young.
- Bazı hayvanlar yavrularını yerler.
Unlike birds, which feed and shelter their young, fish abandon their eggs.
- Yavrularını besleyen ve barındıran kuşların aksine balıklar yumurtalarını terk eder.
The next morning the White Duck wandered round the pond, looking for her little ones; she called and she searched, but could find no trace of them.
- Ertesi sabah Beyaz Ördek, yavrularını arayarak göletin etrafında dolandı durdu; isimleriyle seslendi, aradı taradı ama onlara dair hiçbir ize rastlayamadı.