The dog lying on the grass is mine.
- Otun üstünde yatan köpek benimdir.
I saw a young man lying on the bench under the cherry tree in the park.
- Parkta kiraz ağacının altında bankta yatan genç bir adam gördüm.
Many yachts are in the harbor.
- Birçok yat limandadır.
Tom can't afford to buy a yacht.
- Tom'un bir yat almaya gücü yetmez.
Do you need to lie down?
- Yatmamız gerekiyor mu?
Whenever I lie down on my bed and read a book, I fall asleep.
- Ne zamam yatağıma uzanıp bir kitap okusam, uykuya dalarım.
Mary is a promiscuous woman.
- Mary herkesle yatan bir kadındır.
I usually go to bed at ten.
- Genellikle saat onda yatarım.
I usually go to bed at nine.
- Genellikle dokuzda yatarım.