Please help me welcome Mr. Nomura.
- Lütfen Bay Nomura'yı karşılamama yardım edin.
Help! I'm being followed by paranoids!
- Yardım edin. Paranoidler tarafından takip ediliyorum.
He's a real road-rager. / Yup, he really needs help, maybe anger management..
I was attracted to the idea of helping others and getting money.
- Diğerlerine yardım etme ve para kazanma fikri beni cezbetti.
Tom volunteered a good deal of his time to helping those less fortunate than himself.
- Tom kendinden daha az şanslı olanlara yardım etmek için zamanının çoğunu harcamaya gönüllüydü.
I expect him to come to our aid.
- Onun bize yardım etmeye gelmesini istiyorum.
They came to our aid at once.
- Onlar derhal bize yardım etmeye geldiler.
Yesterday I helped my father.
- Dün babama yardım ettim.
I am always ready to help you.
- Ben her zaman sana yardım etmeye hazırım.
She assisted her brother with his homework.
- Erkek kardeşine ev ödevinde yardım etti.
I would like you to assist me with my gardening.
- Benim bahçe işlerinde bana yardım etmeni istiyorum.
Help me! he repeated while waving his sabre.
- O, kılıcını sallarken bana yardım edin! diye tekrarladı.
Please help me take this down.
- Lütfen bunu aşağı çekmek için bana yardım edin.