Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

yaramazlar

listen to the pronunciation of yaramazlar
Turkish - English
rascals
plural of rascal
yaramaz
scamp
yaramaz
{s} mischievous

The mischievous son loved his dad. - Yaramaz oğul, babasını sevdi.

The boy had a mischievous smirk on his face. - Çocuğun yüzünde yaramaz bir sırıtma vardı.

yaramaz
impish
yaramaz
naughty

He was naughty when he was a boy. - O küçük bir çocukken yaramazdı.

Tom has been very naughty, hasn't he? - Tom çok yaramazdı, değil mi?

yaramaz
prankish
yaramaz
{i} pickle
yaramaz
puckish
yaramaz
{i} scalawag

Tom is such a scalawag. - Tom böyle bir yaramaz.

yaramaz
rogue
yaramaz
scampish
yaramaz
rascal
yaramaz
unserviceable
yaramaz
ill-behaved
yaramaz
scamping
yaramaz
non-effective
yaramaz
mischief

Boys are fond of mischief. - Erkekler yaramazlığa düşkündür.

The little boy got into mischief when he was left alone. - Küçük çocuk yalnız bırakıldığında yaramazlık etti.

yaramaz
elfish
yaramaz
bad
yaramaz
wicked

Pinocchio, you wicked boy! - Pinokyo, seni yaramaz çocuk!

yaramaz
not up to much
yaramaz
unsuitable
yaramaz
handful
yaramaz
mischievious
yaramaz
of avail
yaramaz
undisciplined
yaramaz
noneffective
yaramaz
rompy
yaramaz
scapegrace
yaramaz
unserviceable, useless, good-for-nothing; naughty, mischievous; scamp, rascal, scallywag, scalawag
yaramaz
useless, good-for-nothing
yaramaz
skittish
yaramaz
good for nothing

This tool is good for nothing. - Bu alet hiçbir şeye yaramaz.

His grandfather used to say to him: Tom, you're good for nothing. - Onun büyükbabası ona Tom, sen hiçbir işe yaramazsın derdi.

yaramaz
unmanageable
yaramaz
perisher
yaramaz
elfin
yaramaz
elvish
yaramaz
obstreperous
yaramaz
little perisher
yaramaz
naughty; mischievous
yaramaz
fidget
yaramaz
sly
yaramaz
{s} roguish
yaramaz
scallywag
yaramaz
elf
Turkish - Turkish

Definition of yaramazlar in Turkish Turkish dictionary

Yaramaz
elçeme
yaramaz
Uygun ve yararlı olmayan, bir işe yaramayan
yaramaz
Söz dinlemeyen, uslu durmayan, yasaklanan şeyleri yapmakta ayak direyen, haşarı (çocuk): "Annesine bakabilmek için akşama kadar elliye yakın yaramazın kahrını çekiyordu."- R. N. Güntekin. Çapkın
yaramaz
Söz dinlemeyen, uslu durmayan, yasaklanan şeyleri yapmakta ayak direyen, haşarı
yaramaz
Çapkın
yaramaz
Uygun ve yararlı olmayan
yaramazlar
Favorites