yaralanmazlık

listen to the pronunciation of yaralanmazlık
Turkish - English
invulnerability
ınvulnerability
yarala
gall
yarala
{f} hurting

I didn't tell him the truth because I was afraid of hurting his feelings. - Ona gerçekleri söylemedim çünkü duygularını yaralamaktan korktum.

yarala
{f} injured

No one else was injured. - Başka hiç kimse yaralanmadı.

Máire was injured in an accident. - Máire bir kazada yaralandı.

yarala
injure

Ten people were slightly injured in the accident. - On kişi kazada hafif yaralandı.

Máire was injured in an accident. - Máire bir kazada yaralandı.

yarala
{f} gashed
yarala
{f} hurt

Nobody else got hurt. - Başka hiç kimse yaralanmadı.

Was anybody else hurt? - Başka kimse yaralandı mı?

yarala
{f} gash
yarala
{f} wound

Many Union soldiers were killed or wounded. - Birçok Birliki askeri öldürüldü veya yaralandı.

Six hundred thousand men were killed or wounded. - Altı yüz bin asker öldürüldü veya yaralandı.

yarala
wounded

Many Union soldiers were killed or wounded. - Birçok Birliki askeri öldürüldü veya yaralandı.

Thousands were killed or wounded. - Binlerce insan öldürüldü veya yaralandı

yaralanmazlık
Favorites