yaraşmak

listen to the pronunciation of yaraşmak
Turkish - English
become
behoove
to suit, become
to suit, to become
suit
befit
go
go with
Turkish - Turkish
Uygun olmak
Yakışmak, uymak
Uygun olmak: "Söylenen sözü anlıyor, eli hemen her işe yaraşıyordu."- E. E. Talu
Yakışmak, uymak: "Gözlerim koyu olduğu için kuyruklu sürme, bana pek yaraşır."- S. M. Alus
yaraşma
Yaraşmak işi