I am training hard so that I may win the race.
- Ben, yarışı kazanabilirim diye sıkı eğitim yapıyorum.
Only four horses competed in the race.
- Sadece dört at yarışta yarıştı.
Tom competes in ski races.
- Tom kayak yarışında yarışıyor.
Ten teams competed for the prize.
- On takım ödül için yarıştı.
The wrestler had his right leg broken in a bout.
- Bir yarışmada güreşçinin sağ bacağı kırıldı.
We can't compete with that.
- Biz onunla yarışamayız.
Nobody can compete with that.
- Hiç kimse onunla yarışamaz.
The contestant made two false starts.
- Yarışmacı, iki yanlış start yaptı.
He was disqualified from taking part in the contest.
- O, yarışmaya katılmaktan diskalifiye edildi.
What's your favorite racing game?
- Gözde yarış oyunun nedir?
Tom doesn't know a whole lot about racing.
- Tom yarış hakkında çok şey bilmiyor.
She was strong enough to run a 10-mile race.
- 10 millik bir yarışı koşmak için yeterince güçlüydü.
The Yankees are running away with the pennant race.
- Bayrak yarışında Yankiler fark atıyorlar.