yapış(mak)

listen to the pronunciation of yapış(mak)
Turkish - English
cohering
present participle of cohere
yapış yapış
sticky

This is a sticky situation. - Bu yapış yapış bir durum.

My whole body is sticky with sweat. I want to take a bath as quickly as possible in order to feel refreshed. - Bütün vücudum terden yapış yapış. Kendime gelmek için mümkün olduğu kadar çabuk bir banyo almak istiyorum.

yapış yapış
viscous
yapış
way of making/constructing/producing something
yapış
making; construction; production
yapış yapış
gummy
yapış yapış
tacky
yapış yapış
ropy
yapış yapış
viscid
yapış yapış
gluey
yapış yapış
glutinous
yapış yapış
very sticky
yapış yapış çamur
sludge
yapış yapışlık
ropiness
yapış(mak)
Favorites