yankılar

listen to the pronunciation of yankılar
Turkish - English
echoes

Empty places produce the best echoes. - Boş yerler en iyi yankıları üretir.

plural of echo
third-person singular of echo
yankı
echo

Your eyes reflect the echo of my voice. - Gözlerin sesimin yankısını yansıtıyor.

Her voice echoed through the silent house. - Sessiz evin içinde onun sesi yankılandı.

yankı
{i} reflection
yankı
{i} repercussions
yankı
(Bilgisayar,Muzik) reverb
yankı
(Ticaret) feedback
yankı
(Havacılık) blip
yerden parazit yankılar
(Bilgisayar,Elektrik, Elektronik) ground clutter
yankı
repercussion
yankı
replication
yankı
resonated
yankı
reflexion
yankı
rebound
yankı
echo " aksiseda, inikâs, eko; repercussion" akis
yankı
reverberation
Turkish - Turkish

Definition of yankılar in Turkish Turkish dictionary

Yankı
aksiseda
Yankı
eko
Yankı
(Osmanlı Dönemi) SADÂ
yankı
Bir olgunun çevrede uyandırdığı duygu, düşünce, dedikodu gibi tepki, akis: "Bu çığlıklar, ağızdan ağıza, kulaktan kulağa geniş yankılarla bütün yurdu kaplıyordu."- Y. Z. Ortaç
yankı
Sesin bir yere çarpıp geri dönmesiyle duyulan ikinci ses aksiseda, inikâs, eko: "Ben kimsesiz seyyahı meçhuller caddesinin / Ben yankısından kaçan çocuk kendi sesinin."- N. F. Kısakürek
yankı
Bir olgunun çevrede uyandırdığı duygu, düşünce, dedikodu gibi tepki, akis
yankı
Sesin bir yere çarpıp geri dönmesiyle duyulan ikinci ses aksiseda, inikâs, eko
yankılar
Favorites