Vapur, kayık vb. kıyıya varmak: "Günün birinde kocaman bir motor Santa Maria'ya yanaştı, içinden çıkan bir subay muhafızlarla uzun uzun görüştü."- R. H. Karay
Karışmak, ilgilenmek, istek göstermek: "Ali Mehmet Bey, cihetlere yanaşacak kimselerden değildir."- S. M. Alus. İlişki kurmak: "Vahşi ve utangaç olduğu için pek yanaşmaz."- R. N. Güntekin