yanılsama

listen to the pronunciation of yanılsama
Turkish - English
illusion illüzyon
illusion

Here's an optical illusion: you think you are looking at a cube, but in fact you are looking at the screen. - Burada bir görsel yanılsama var. Küpe baktığını düşünüyorsun ama gerçekte ekrana bakıyorsun.

Difference between the past, present, and future is nothing but an extremely widespread illusion. - Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir.

psych. illusion
duygu yanılması, yanılsama
a sense of wrong, illusion
görsel yanılsama
optical illusion
Turkish - Turkish
Yanlış algılama ve duyu yanılması: "Acaba benim kulağıma gelen sesler bir yanılsama mıydı?"- M. C. Anday
Var olan nesne veya canlıyı yanlış, ayrımlı veya değişik olarak algılama, galatıhis, illuzyon
Yanlış algılama ve duyu yanılması
Var olan nesne veya canlıyı yanlış, ayrımlı veya değişik olarak algılama, galatıhis, illuzyon: "Abartmadığından, duygusal bir yanılsamanın söz konusu olmadığından emindi."- E. Bener
illüzyon
yanılsama
Favorites