Turkish - English
Definition of yalıtımlı in Turkish English dictionary
- insulated
- Placed or set apart
- Simple past tense and past participle of insulate
- Isolated or separated from other conducting materials, or sources of electricity
- Situated at so great a distance as to be beyond the effect of gravitation; said of stars supposed to be so far apart that the affect of their mutual attraction is insensible
- Protected from heat, cold, noise etc, by being surrounded with an insulating material
- Standing by itself; not being contiguous to other bodies; separated; unconnected; isolated; as, an insulated house or column
- {s} sealed, closed off; isolated, separated, segregated
- past of insulate
- Separated from other bodies by means of nonconductors of heat or electricity
- yalıtım
- insulation
Air provides considerable thermal insulation when trapped in a chamber.
-Hava bir odada sıkıştırıldığında hayli ısı yalıtımı sağlar.
You can reduce your home's heating and cooling costs through proper insulation and air sealing techniques.
-Evinizin ısıtma ve soğutma maliyetlerini uygun yalıtım ve hava sızdırmazlık teknikleri yoluyla azaltabilirsiniz.
- yalıtım
- (İnşaat) seal
You can reduce your home's heating and cooling costs through proper insulation and air sealing techniques.
-Evinizin ısıtma ve soğutma maliyetlerini uygun yalıtım ve hava sızdırmazlık teknikleri yoluyla azaltabilirsiniz.
- yalıtım
- partition
- yalıtım
- insulating
- yalıtım
- lagging
- yalıtım
- isolation
- yalıtım
- insulation, isolation izolasyon, tecrit
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of yalıtımlı in Turkish Turkish dictionary
- yalıtım
- Elektrik ve ısı akımını engelleme olayı, izolasyon
- yalıtım
- Elektrik akımının olumsuz etkilerini önlemek için, iletkeni kauçuk, lastik, porselen vb. ile kaplama, yalıtma, tecrit, izolasyon