I am watching wild birds.
- Yabani kuşları izliyorum.
She said she was walking through the woods, looking for wild flowers.
- O, ormanda yürüdüğünü, yabani çiçekler aradığını söyledi.
The farmer had several of his sheep killed by feral dogs.
- Çiftçinin koyunlarından birkaçı, yabani köpekler tarafından öldürülmüştü.
Since Mac wants to buy a new Mustang, he is saving money.
- Mac bir yabani at almak istediğinden dolayı para biriktiriyor.
The airfield on the island is now covered with weeds.
- Adadaki havaalanı yabani otlarla kaplıdır.
I need a tool for pulling weeds in my garden.
- Benim bahçemdeki yabani otları çekmek için bir alete ihtiyacım var.
Vahşi hayvanlar ormanda yaşarlar.
- Yabani hayvanlar ormanda yaşar.