A perfect knowledge of a few writers and a few subjects is more valuable than a superficial one of a great many.
- Birkaç yazar ve birkaç konuyla ilgili mükemmel bir bilgi birçoklarıyla ilgili yüzeysel olan birinden çok daha değerlidir.
His essay gave only a superficial analysis of the problem, so it was a real surprise to him when he got the highest grade in the class.
- Onun denemesi, sorunun sadece yüzeysel bir analizini yaptı, bu yüzden sınıfta en yüksek notu aldığında ona gerçekten büyük bir sürpriz olmuştu.
You're just so superficial and shallow.
- Sen sadece çok yüzeysel ve sığsın.
Tom is very shallow, isn't he?
- Tom çok yüzeysel, değil mi?
Beauty is but skin deep.
- Güzellik sadece yüzeyseldir.