wrinkled; collapsed

listen to the pronunciation of wrinkled; collapsed
English - Turkish

Definition of wrinkled; collapsed in English Turkish dictionary

crumpled
{s} buruşuk

Tom yerde bir parça buruşuk kağıt buldu. - Tom found a crumpled piece of paper on the floor.

Tom çöp kutusuna uzandı ve buruşuk bir mektup çıkardı. - Tom reached into the trash can and pulled out a crumpled letter.

crumpled
buruşturulmuş
crumpled
buruşmuş
crumpled
büzük
crumpled
buruştur(mak)
crumpled
buruştur

Tom kağıdı buruşturdu. - Tom crumpled the paper.

Tom mektubu aldı, onu buruşturdu ve cebine koydu. - Tom took the letter, crumpled it and put it in his pocket.

crumpled
(sıfat) buruşuk
English - English
{s} crumpled
wrinkled; collapsed
Favorites