work, occupation, keeping busy

listen to the pronunciation of work, occupation, keeping busy
English - Turkish

Definition of work, occupation, keeping busy in English Turkish dictionary

employment
(Avrupa Birliği) istihdam

Liderliğe sahip olmanın, istihdam için önemli bir kriter olduğu kesindir. - It is certain that one important criterion for employment is having 'leadership'.

Japonya'da istihdam imkanları kadınlar için erkekler için olduğundan önemli ölçüde düşüktür. - In Japan, employment opportunities are significantly lower for women than they are for men.

employment
iş verme
employment
iş alma
employment
{i}

Her şahsın çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizlikten korunmaya hakkı vardır. - Everyone has the right to work, to free choice of employment, to just and favourable conditions of work and to protection against unemployment.

İş için bu firmaya başvuruda bulunacağım. - I will make an application to that firm for employment.

employment
kullanma/çalışma
employment
işe alma
employment
çalışma

Her şahsın çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizlikten korunmaya hakkı vardır. - Everyone has the right to work, to free choice of employment, to just and favourable conditions of work and to protection against unemployment.

employment
(Ticaret) kapı
employment
(Bilgisayar) toplam çalışma süresi
employment
employment agency iş bulma bürosu
employment
uğraş
employment
{i} çalıştırma
employment
iş ve işçi bulma kurumu
employment
işi olma
employment
{i} görev
employment
{i} görevlendirme
English - English
{i} employment
work, occupation, keeping busy
Favorites