women; womankind

listen to the pronunciation of women; womankind
English - Turkish

Definition of women; womankind in English Turkish dictionary

sex
seks

Kim genç ve seksi görünmek istemez ki? - Who doesn't want to look young and sexy?

Şişman ve çirkin olmayı mı yoksa zayıf ve seksi olmayı mı tercih edersiniz? - Would you rather be fat and ugly or thin and sexy?

sex
cinsiyet

Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi. - Mrs Cockburn concealed her name lest the knowledge of her sex and youth should produce a prejudice against her work.

Cinsiyetini değiştiremezsin. - You can't change your sexuality.

sex
{s} cinsel

Yeni karikatürler çok fazla şiddet ve cinsel sahneye sahip. - Recent comics have too many violent and sexual scenes.

Cinselliğin ne anlama geldiğini biliyor musun? - Do you even know what sexism means?

sex
cinsellik
sex
cinsel ilişki

Dan en genç halası Linda'yla sapkın bir cinsel ilişkiye başladı. - Dan began an erratic sexual relationship with his youngest aunt, Linda.

Mary'nin Tom'la olan ilk cinsel ilişkisinde kanama olmadı. - Mary did not bleed in her first sexual intercourse with Tom.

women, collectively; womankind
kadın, topluca; kadınlar
women, womankind
kadınlar, kadınlar
women, womenfolk, womankind
kadınlar, kadınlar, kadınlar
sex
cinsliksiz
sex
{s} cinsel istek uyandıran
sex
{f} cinsiyetini belirlemek
sex
seksapel
sex
cinslik
sex
önek alt
sex
cinsiyetsiz
sex
(isim) seks, cinsellik, cinsel ilişki, cinsiyet, cins
sex
sexless eşeysiz
sex
(Tıp) Cinsiyet, cinsiyet, cinslik, erkeklik veya dişilik
English - English
sex

She was fond of him, too, for he had a remarkable gentleness and courtesy in his dealings with women. He disliked and distrusted the sex, but he was always a chivalrous opponent.

women; womankind
Favorites