Gölde kesinlikle yüzebilirsin fakat öyle yapmanın anlamı yok.
- You can certainly swim in the lake, but there is no sense in doing so.
Başbakan Koizumi kesinlikle soğukkanlı bir insan değildir.
- Prime Minister Koizumi is certainly not a cold-blooded man.
Elbette, Fransızca bilgim sınırlıdır.
- Certainly, my knowledge of French is limited.
Elbette o ondan bağımsızdır.
- Certainly he is independent of him.
You may certainly join us for dinner.