with certain (oft. specified) limits placed upon it

listen to the pronunciation of with certain (oft. specified) limits placed upon it
English - Turkish

Definition of with certain (oft. specified) limits placed upon it in English Turkish dictionary

limited
{s} sınırlı

Şehirlerde, hız saatte 50 km ile sınırlıdır. - In towns, speed is limited to 50 km/h.

Biletlerin sayısı sınırlıydı. - The number of tickets was limited.

limited
sınırlamak
limited
sınırlı sorumlu (şirket)
limited
sınırlandırılmış
limited
(Kanun) tahdit edilmiş
limited
bitimli
limited
sınırlanmak
limited
(şirket) limited
limited
{f} sınırlandır
limited
{f} sinirlandir
limited
{s} kıt
limited
sayılı
limited
{f} sınırlandır: adj.sınırlı
limited
ekspres İng
limited
{s} İng. limitet, sınırlı sorumlu (şirket)
limited
sınırlı sorumlu
limited
az
limited
limited partnership komandit şirket
limited
limited edition mahdut baskı
limited
sınırla

Özgürlüklerimiz sınırlanıyor. - Our freedoms are being limited.

Şu çocuklar sözlü becerilerini sınırladı. - Those children have limited verbal skills.

English - English
limited
with certain (oft. specified) limits placed upon it
Favorites