winning all or all but one of the tricks in bridge

English - Turkish

Definition of winning all or all but one of the tricks in bridge in English Turkish dictionary
slam: çarpmak hız ve gürültü ile vurmak veya yere çalmak
slam: {f} yenmek
slam: {f} acımasızca eleştirmek
slam: {i} sayı almadan biten el
slam: {i} çarpma sesi
Tom bir araba kapısına ait çarpma sesi duydu. - Tom heard a car door slam.
slam: hızla çarp
slam: hakaret
slam: briçte her eli kazanma
slam: şiddetle kapı kapama gürültüsü
slam: {f} (down) (hızlı ve gürültülü bir şekilde) indirmek: He got angry and
slam: slam down
slam: {f} veryansın etmek
slam: {f} çarpmak
Tom bir köpeğe çarpmaktan kaçınmak için aniden frene bastı. - Tom suddenly slammed on the brakes to avoid hitting a dog.
slam: {f} sövmek
slam: bam
slam: hızla çarpmak
slam: şiddetle eleştirmek
slam: yere çalmak
slam: çarpılarak kapanmak
slam: yerden yere vurmak

English - English

Definition of winning all or all but one of the tricks in bridge in English English dictionary: sweep; slam

winning all or all but one of the tricks in bridge

Hyphenation

win·ning all or all but one of the tricks in bridge

wînîng ôl ır ôl bʌt hwʌn ıv dhi trîks în brîc

/ˈwənəɴɢ ˈôl ər ˈôl ˈbət ˈhwən əv ᴛʜē ˈtrəks ən ˈbrəʤ/ /ˈwɪnɪŋ ˈɔːl ɜr ˈɔːl ˈbʌt ˈhwʌn əv ðiː ˈtrɪks ɪn ˈbrɪʤ/

History

Favorites