Ne yazık ki onu görmedim.
- What a pity that I did not see it.
Ne yazık ki bunu o zaman anlamadık.
- What a pity that then we did not understand this.
Ne yazık! O iyi bir profesördü. Huzur içinde yatsın.
- What a pity! He was a good professor. May he rest in peace.
Ne yazık ki bir bahçem yok.
- What a pity I don't have a garden.
What a pity you can't attend our party tonight.