English - Turkish
Definition of wetteinsatz in English Turkish dictionary
- bet
- {f} bahse girmek
Bunun üzerine bahse girmek ister misin?
-Do you want to bet on that?
Bahse girmek için ne kadar istiyorsun?
-How much do you want to bet?
- bet
- {i} iddia
Böyle bir iddiayı ortaya atmayacak kadar akıllı.
-He knows better than to make such a claim.
Her iddiasına varım ki bunun nasıl çalıştığını merak ediyorsun.
-I bet you're wondering how this works.
- bet
- iddiaya tutuşmak
- bet
- bahse tutuşmak
- bet
- bahis
O, onunla bahis tutuştu.
-He made a bet with her.
Bahisi kazanmadın mı?
-Didn't you win the bet?
- bet
- {f} bahse gir
Atın üzerine beş poundluk bahse girdim.
-I bet five pounds on the horse.
Onun çıldıracağına bahse girerim.
-I bet he will get mad.
- bet
- bahis olarak yatırılan para
- bet
- üzerine oynamak
- bet
- {f} iddiaya girmek
- bet
- {f} kuvvetle sanmak: I bet he's there. Bence orada olması kesin
- bet
- {f} para sürmek
- bet
- Elbette I Hay hay
- bet
- {i} bahis parası
- bet
- {f} (bet/--ted, --ting)
- bet
- best bet en iyi yol veya çare
- bet
- {f} bahse girmek, bahis tutuşmak
Related Terms
German - English
Definition of wetteinsatz in German English dictionary
- wager (old-fashioned)
- bet
- Person, die (durch Schwindeleien) eine Schuld oder einen Wetteinsatz nicht begle
- welcher
- Person, die (durch Schwindeleien) eine Schuld oder einen Wetteinsatz nicht begle
- welsher
- etw. auf etwas setzen (als Wetteinsatz)
- to stake something on something (gambling)