Eğer zayıflamak istiyorsan ne yediğine dikkat etmek zorundasın.
- If you want to lose weight, you'll have to be careful about what you eat.
Giderlerimize dikkat etmek zorundayız.
- We have to be careful with expenses.
Dikkat etmek zorundasınız.
- You have to watch out.
Yılın bu zamanında çığlara dikkat etmek zorundasın.
- You have to watch out for avalanches at this time of the year.
Dikkatli olmak zorundasın.
- You have to be careful.
Tom çok fazla su kullanmamak için dikkatli olmak istiyor. Onun kuyusu neredeyse kuru.
- Tom wants to be careful not to use too much water. His well is almost dry.
Buradaki kaplanlara dikkat etmeli miyiz?
- Do we need to watch out for tigers around here?
Ona dikkat et. Onun silahı dildir, o isterse sizinle ölene dek konuşur.
- Watch out for her. Her weapon is language - if she wants to, she'll talk you to death.
Civardaki hırsızlara dikkat edin.
- Watch out for thieves around here.
Yankesicilere dikkat et.
- Watch out for pickpockets.
Watch out for low doorways, so you don’t hit your head.