Sen yokken evine göz kulak olmak için elimden geleni yapacağım.
- I'll try my best to look after your house while you're away.
Tom annesine göz kulak olmak zorunda.
- Tom has to look after his mother.
Çocuklara bakmak için yardım edebilir misin?
- Can you help look after the kids?
Tom Mary'ye bakmak zorunda.
- Tom has to look after Mary.
Zaman zaman çocuklara bakmalısın.
- You should look after the children from time to time.
Lucy'nin annesi ona küçük kız kardeşine bakmasını söyledi.
- Lucy's mother told her to look after her younger sister.