Neden onu yaparak boşa vakit harcamak istiyorsun?
- Why do you want to waste time doing that?
Tom'la konuşarak vakit harcamak istemiyorum.
- I don't want to waste time talking to Tom.
Tom herkesi memnun etmenin zaman kaybı olacağını söylüyor.
- Tom says it's a waste of time to try to please everybody.
Esperanto kesinlikle çok büyük bir zaman kaybı!
- Esperanto is surely an enormous waste of time!
Asking him for money is a waste of time — he won't give you any.