English - Turkish
Definition of waste, residue; disperse, scatter; quarrel, disagree in English Turkish dictionary
- fall out
- külahları değişmek
- fall out
- araları açılmak
- fall out
- dışarıya düşmek
- fall out
- çatışmak
- fall out
- tartışmak
- fall out
- kavga et
- fall out
- bozuşmak
- fall out
- kapışmak
- fall out
- Küsmek
- fall out
- dökülmek
- fall out
- dışarıya çıkmak
- fall out
- ortaya çıkmak
- fall out
- eksilmek
- fall out
- ask. sıradan çıkmak
- fall out
- (deyim) fall out (with someone) [kd] kavga etmek,bozusmak
- fall out
- kavga etmek, bozuşmak
- fall out
- (Fiili Deyim ) kavga etmek , bozuşmak , külahları değişmek
- fall out
- sıradan çıkmak
- fall out
- (Askeri) DÜZENİ TERKETMEK: Bir düzendeki yeri terketmek. Bir şahsın fazla ayrılmamak suretiyle düzendeki yerini terketmesi
Related Terms
English - English
Definition of waste, residue; disperse, scatter; quarrel, disagree in English English dictionary
- fall out
waste, residue; disperse, scatter; quarrel, disagree
Hyphenation
waste, residue; disperse, scatter; quarrel, dis·a·greePronunciation
Resimler
Favorites