wager; gamble, stake

listen to the pronunciation of wager; gamble, stake
English - Turkish

Definition of wager; gamble, stake in English Turkish dictionary

bet
{f} bahse girmek

Bahse girmek için ne kadar istiyorsun? - How much do you want to bet?

Bunun üzerine bahse girmek ister misin? - Do you want to bet on that?

bet
{i} iddia

Tom bu iki tuz markası arasındaki farkı tadabileceğini iddia ediyor. - Tom claims that he can taste the difference between these two brands of salt.

O at üzerine on dolar iddiaya giriyorum. - I bet ten dollars on that horse.

bet
iddiaya tutuşmak
bet
bahse tutuşmak
bet
bahis

Onun üzerine bahis oynamazdım. - I wouldn't bet on it.

Ben hayatımı bahis ediyorum. - I'd bet my life on it.

bet
{f} bahse gir

Atın üzerine beş poundluk bahse girdim. - I bet five pounds on the horse.

Bahse girerim ki sen sapıkça bir şey düşünüyordun. - I just bet you were thinking something perverse just now.

bet
bahis olarak yatırılan para
bet
üzerine oynamak
bet
{f} iddiaya girmek
bet
{f} kuvvetle sanmak: I bet he's there. Bence orada olması kesin
bet
{f} para sürmek
bet
Elbette I Hay hay
bet
{i} bahis parası
bet
{f} (bet/--ted, --ting)
bet
best bet en iyi yol veya çare
bet
{f} bahse girmek, bahis tutuşmak
English - English
{i} bet
wager; gamble, stake
Favorites