The doctor emphasized that the patient had only a few days.
- Doktor hastanın sadece birkaç günlük ömrü olduğunu vurguladı.
He emphasized the importance of education.
- O, eğitimin önemini vurguladı.
He stressed the convenient aspects of city life.
- Şehir hayatının elverişli yönlerini vurguladı.
I wrote down every phrase in his speech that he stressed.
- Konuşmasında vurguladığı her ifadeyi not aldım.
Fadil's story was highlighted in several newspapers.
- Fadıl'ın hikayesi birkaç gazetede vurgulandı.
Take a screenshot of just the highlighted text.
- Sadece vurgulanan metnin ekran görüntüsünü alın.