Muhabir: Bana bir örnek verebilir misin?
- Reporter: Can you give me an example?
O kızdığı zaman bir kaplandır sözü metafora bir örnektir.
- He's a tiger when he's angry is an example of metaphor.
Tom örnek bir kocadır.
- Tom is an exemplary husband.
O, mükemmel şöhretiyle örnek alınacak bir kişidir.
- He is an exemplary person with an excellent reputation.
Bana bir misal verebilir misiniz?
- Can you give me an example?
Bana bir misal verebilir miydiniz?
- Could you give me an example?
Biz onun dersini izlemeliyiz.
- We should follow his example.
Mesela, bu bir aşk şarkısı.
- For example, this is a love song.
Mesela, İngilizceyi seviyor musun?
- For example, do you like English?