Giriş sınavını geçebilsin diye, o sıkı çalışıyor.
- He's studying hard so he can pass the entrance exam.
Taro büyük olasılıkla üniversite giriş sınavını geçecek.
- Taro is very likely to pass the university entrance examination.
Solda gizli bir geçit var.
- There's a secret passage on the left.
Gizli bir geçit yoluyla kaçtılar.
- They fled through a secret passageway.
Gemi Panama Kanalından geçti.
- The ship passed through the Panama Canal.
Bu gemi, kanaldan geçmek için fazla büyük.
- This ship is too big to pass through the canal.
Pasaportta ismi olan kişi kelimelerle tanımlanıldı.
- The person whose name was on the passport was described with words.
Yurt dışına seyahat ettiğinizde, genellikle bir pasaporta ihtiyacınız olur.
- When you travel abroad, you usually need a passport.
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If he studied hard, he could pass the exam.
Bire on testi geçebilirsin.
- Ten to one you can pass the test.
O bir üniversite öğrencisi olarak kabul edilmektedir.
- He passes for a college student.
Yeni bir yol inşa edilmesi kararı kabul edildi.
- The resolution that a new road be built was passed.