volume, mass; main part, most

listen to the pronunciation of volume, mass; main part, most
English - Turkish

Definition of volume, mass; main part, most in English Turkish dictionary

bulk
{i} kütle
bulk
kabarma
bulk
büyüklük
bulk
(İnşaat) gevşek yığın
bulk
ambalajsiz
bulk
hantal gövde
bulk
oylum
bulk
yığın
bulk
Malzemenin kenar etkilerinden bağımsız iç kısmı; oylum
bulk
{f} büyümek
bulk
{f} önemli olmak
bulk
(isim) boy, cüsse, hacim, yığın, çoğunluk, ekseriyet, yük, eşya, kütle
bulk
{f} şişmek
bulk
{i} yük
bulk
hacim,yığın
bulk
{i} cüsse

Cüsselerine ve ağırlıklarına rağmen, su aygırları hızla yüzebilir. - Despite their bulk and weight, hippos can swim rapidly.

bulk
{s} toptan

Toptan alırız ve tasarrufları sana veririz. - We buy in bulk and pass the savings on to you!

Ben toptan kırtasiye satın alıyorum. - I buy stationery in bulk.

bulk
ambalajlanmamış yük veya eşya
bulk
{i} boy
English - English
{i} bulk
volume, mass; main part, most
Favorites