Bu hayati derecede önemli.
- It's vitally important.
O görev için çok önemlidir.
- She's vital to the mission.
Senin yardımın planımızın başarısı için çok önemlidir.
- Your help is vital to the success of our plan.
Bir gökdelendeki asansörler hayati sistemlerdir.
- The elevators in a skyscraper are vital systems.
İyi beslenme bir bebeğin büyümesi için hayati önem taşımaktadır.
- Good nutrition is vital for an infant's growth.
Bu hayati önem taşıyan bir konu.
- It's a matter of vital importance.
Sağlık ve canlılık uzun hayat için gereklidir.
- Health and vitality are important for long life.
The sun’s vital radiation.
The transition to farming was vital for the creation of civilisation.
The brain is a vital organ.
It is vital that you don't forget to do your homework.
... that this is not gonna get passed off to consumers, and fundamentally, it's vitally important, ...
... people losing health insurance at a time when it's vitally important. ...