viewer's view into the scene

English - Turkish

Definition of viewer's view into the scene in English Turkish dictionary

Related Terms

camera

{i} kamera

Babam, doğum günüm için bana bir kamera aldı. - My father bought me a camera for my birthday.

İki kameradan hangisinin daha iyi olduğunu bana söyle. - Tell me which of the two cameras is the better one.

camera

{i} fotoğraf makinesi

Tom geçen ay yeni bir fotoğraf makinesi aldı. - Tom bought a new camera last month.

Ben yeni bir fotoğraf makinesi satın almayı düşünüyordum - I was thinking about buying a new camera.

camera

fotograf makinesi

camera

fotoğraf makinası

Fotoğraf makinasına gülümseyin lütfen! - Smile at the camera, please!

Kızım için yeni bir fotoğraf makinası alacağım. - I'm going to buy a camera for my daughter.

camera

in camera gizli celsede

camera

fotoğraf makinesi/kamera

camera

{i} hakimin özel odası

camera

{i} mahrem

camera

cameraman kameraman

camera

(Tıp) Kamara

camera

(Anatomi) oda, kamara örn: camera oculi anterior

camera

{i} gizli

Tom bir gizli kamerayla Mary'yi izledi. - Tom followed Mary with a hidden camera.

Sami gizli kameralarını kontrol etti. - Sami checked his hidden cameras.

English - English

Definition of viewer's view into the scene in English English dictionary

camera

Hyphenation

viewer's view in·to the scene

Turkish pronunciation

vyuırz vyu întı dhi sin

Pronunciation

/ˈvyo͞oərz ˈvyo͞o əntə ᴛʜē ˈsēn/ /ˈvjuːɜrz ˈvjuː ɪntə ðiː ˈsiːn/