English - Turkish
Definition of viewer's view into the scene in English Turkish dictionary
- camera
- {i} kamera
İki kameradan hangisinin daha iyi olduğunu bana söyle.
-Tell me which of the two cameras is the better one.
Bunun gibi bir kamera almak istiyorum.
-I would like to get a camera like this.
- camera
- {i} fotoğraf makinesi
Ben yeni bir fotoğraf makinesi satın almayı düşünüyordum
-I was thinking about buying a new camera.
Tom yeni bir fotoğraf makinesi aldı.
-Tom bought a new camera.
- camera
- fotograf makinesi
- camera
- fotoğraf makinası
Fotoğraf makinasına gülümseyin lütfen!
-Smile at the camera, please!
Kızım için yeni bir fotoğraf makinası alacağım.
-I'm going to buy a camera for my daughter.
- camera
- in camera gizli celsede
- camera
- fotoğraf makinesi/kamera
- camera
- {i} hakimin özel odası
- camera
- {i} mahrem
- camera
- cameraman kameraman
- camera
- (Tıp) Kamara
- camera
- (Anatomi) oda, kamara örn: camera oculi anterior
- camera
- {i} gizli
Gizlilik konusu olarak banyolara kamera kuramazsınız.
-You cannot install cameras in bathrooms as a matter of privacy.
Sami gizli kameralarını kontrol etti.
-Sami checked his hidden cameras.
Related Terms
English - English
Definition of viewer's view into the scene in English English dictionary
- camera
viewer's view into the scene
Hyphenation
viewer's view in·to the sceneTurkish pronunciation
vyuırz vyu întı dhi sinPronunciation
/ˈvyo͞oərz ˈvyo͞o əntə ᴛʜē ˈsēn/ /ˈvjuːɜrz ˈvjuː ɪntə ðiː ˈsiːn/
Resimler
Favorites