very unpleasant or disagreeable

English - Turkish

Definition of very unpleasant or disagreeable in English Turkish dictionary

Related Terms

filthy

{s} pis

Hadi pis gaspçıyı öldürelim! - Let's kill the filthy usurper!

Bu gömlek pis. Okuldan sonra onu yıka. - This shirt is filthy. Wash it after school.

filthy

{s} çok pis

filthy

{s} kirli

Kirli bir takasa karıştım. - I've been involved in a filthy trade.

Ben her zaman bisikletimi kirli bırakırım. - I always leave my bicycle filthy.

filthy

{s} iğrenç

Seni iğrenç canavar, buradan defol! - You filthy beast, get out of here!

filthy

mundar

filthy

aşırı

Onlar şimdi aşırı zengin. - They're filthy rich now.

Tom şimdi aşırı zengin. - Tom is filthy rich now.

filthy

müthiş

Joe'nun yeni tür bir araba fikri onu müthiş zengin yapacak. - Joe's idea for a new kind of car will make him filthy rich.

filthy

çirkin

filthy

kaba

filthy

{s} müstehcen

filthy

açık saçık/kirli

filthy

{s} açık saçık

English - English

Definition of very unpleasant or disagreeable in English English dictionary

filthy

Related Terms

unpleasant or disagreeable

unpalatable

Hyphenation

ve·ry un·pleas·ant or dis·a·gree·a·ble

Turkish pronunciation

veri ınplezınt ır dîsıgriıbıl

Pronunciation

/ˈverē ənˈplezənt ər ˌdəsəˈgrēəbəl/ /ˈvɛriː ənˈplɛzənt ɜr ˌdɪsəˈɡriːəbəl/