verweilen (an einem ort als besucher)

listen to the pronunciation of verweilen (an einem ort als besucher)
English - Turkish

Definition of verweilen (an einem ort als besucher) in English Turkish dictionary

stay
kalmak

Ben bütün gün yatakta kalmak zorunda kaldım. - I had to stay in bed all day.

Daha uzun kalmak zaman kaybıdır. - It's a waste of time to stay longer.

stay
{i} engel
stay
{i} balina: collar stay yaka balinası. corset stay
stay
{f} ikamet etmek
stay
(Tekstil) sağlamlaştırma parçası
stay
açlığı bastırmak
stay
yavaşlatmak
stay
dayamak
stay
geçiştirmek
stay
bastırmak
stay
erteleme
stay
ertelemek
stay
{f} sabitlemek
stay
sürdürüp tamamlamak
stay
{f} oyalanmak
stay
(fiil) kalmak, durmak, ikamet etmek, beklemek, oyalanmak, dayanmak, durdurmak, alıkoymak, bırakmamak, önlemek, ertelemek, sabitlemek, germek
stay
{f} önlemek
stay
in stays tiramola
stay
{f} germek
German - English
stay
sojourn (formal) (in a place as a visitor)
verweilen (an einem ort als besucher)
Favorites