verkleinerung

listen to the pronunciation of verkleinerung
German - Turkish
en {fer'klaynırung} e küçültme
English - Turkish

Definition of verkleinerung in English Turkish dictionary

decrease
{f} azalmak

Şehrin nüfusu yıldan yıla azalmaktadır. - The population of the town decreases year by year.

O gelenek azalmaktadır. - That custom is on the decrease.

decrease
azaltmak

Borcunu azaltmak için ne yapmalısın? - What should you do to decrease your debt?

Evi temizlemem için geçen zamanı büyük ölçüde azaltmak istiyorum. - I would like to drastically decrease the amount of time it takes me to clean the house.

decrease
{f} küçülmek
decrease
{i} düşüş
decrease
{i} eksilme
decrease
{i} azalma

Fransız şirketlerin rekabeti azalmaya devam etmektedir. - The competitiveness of French companies continues to decrease.

O gelenek azalmaktadır. - That custom is on the decrease.

decrease
darlaşmak
decrease
düşüş yaşamak
decrease
{f} azal

Pirinç üretimi azaldı. - Production of rice has decreased.

Bu kurabiyelerdeki şekeri azaltmalılar. - They should decrease the sugar in these muffins.

decrease
azal/azalt
decrease
{f} azalmak, düşmek, küçülmek; azaltmak, düşürmek
decrease
noksan on the decrease azalmakta
decrease
eksiltmek decreasingly gittikçe azalarak
decrease
{f} eksiltmek
decrease
(isim) azalma, eksiltme, azaltma, küçülme, eksilme; düşüş
decrease
{f} inmek
decrease
{i} küçülme
decrease
azaltma/azalma
decrease
{f} düşmek
German - English
reduction (of something)
diminution
minification
miniaturisation
decrease
miniaturization
diminishment
scaling down
making smaller
demagnification
Geschiebeabrieb (Verkleinerung der Geschiebekörner beim Transport im fließenden
bedload abrasion (loss in volume of sediment particles while being transported in flowing water)
maßstäbliche Verkleinerung
scale-down