uyuşturucu madde

listen to the pronunciation of uyuşturucu madde
Turkish - English
narcotic

Prostitution, gambling, the use of narcotic substances, drunkenness, disorder, and all other illegal activities are STRICTLY FORBIDDEN. - Fahişelik, kumar, uyuşturucu madde kullanımı, sarhoşluk, düzeni bozmak ve diğer yasadışı etkinlikler kesinlikle yasaklanmıştır.

drug

They found drugs in his luggage. - Onlar onun bagajında uyuşturucu madde buldu.

The ship was searched thoroughly, but no illegal drugs were found. - Gemi özenle arandı ama hiçbir uyuşturucu maddesi bulunmadı.

drug, dope
hype
dope
stuff
hypnotic
{i} LSD
uyuşturucu madde etkisi altında
drugged
uyuşturucu madde kaçakçılığı
(Hukuk) drug trafficking, illicit trafficking in narcotic drugs
uyuşturucu madde koordinasyon alt grubu
(Askeri) coordinating subgroup for narcotics
uyuşturucu madde satıcısı
drug dealer
Milli Uyuşturucu Madde Politikası Kurulu
(Askeri) National Drug Policy Board
milli uyuşturucu madde kontrol stratejisi
(Askeri) national drug control strategy
uyuşturucu ve psikotrop madde kaçakçılığı
(Hukuk) illicit trafficking in narcotic drugs and psychotropic substances
yasadışı uyuşturucu madde ticareti
(Hukuk) illegal trafficking in drugs
Turkish - Turkish
Morfin, kokain, eroin, afyon, esrar gibi duyumlara uyuşukluk veren madde
uyuşturucu madde
Favorites