Good morning, you sleepyhead.
- Günaydın, seni uykucu.
Good morning, you sleepyheads!
- Günaydın, sizi uykucular!
The poet compared death to sleep.
- Şair ölümü uykuya benzetti.
I always feel sleepy.
- Her zaman uykulu hissederim.
Why don't you go take a nap?
- Neden bir uyku çekmeye gitmiyorsun?
He tried to make up for his lack of sleep by taking a nap.
- Kestirerek uykusuzluğunu gidermeye çalıştı.
Tom took an overdose of sleeping pills.
- Tom aşırı dozda uyku hapları aldı.
Tom can't get out of his sleeping bag. The zipper is stuck.
- Tom uyku tulumundan çıkamıyor. Fermuar sıkışmış.
He fell into a slumber inadvertently.
- O istemeden uykuya daldı.
At the end of the sleep the dormant awakes.
- Uykunun sonunda uyuyan uyanır.
I want you to get a good night's rest.
- Ben iyi bir gece uykusu uyumanı istiyorum.