Yapabildiğim bütün şey ayakta durmaya devam etmekti. - It was all I could do to keep standing.
Yapabildiğim bütün şey ayakta durmaya devam etmekti.
It was all I could do to keep standing.
Herkes onun çocukları için yapabildiği her şeyi yaptığını bilir. - Everyone knows that she has done everything she could for her children.
Herkes onun çocukları için yapabildiği her şeyi yaptığını bilir.
Everyone knows that she has done everything she could for her children.