Bir diskoda dans etmeyi kayak yapmaktan daha fazla sever.
- She likes dancing in a disco better than skiing.
Dans etmektense şarkı söylemeyi tercih ederim.
- I would rather sing than dance.
Denize yarım milden daha fazla değil.
- It is no more than half a mile to the sea.
Onlar üç binden fazla denizciyi öldürdü
- They killed more than three thousand sailors.
Cömert bağışın için çok teşekkür ederim.
- Thank you very much for your generous donation.
Bağış için teşekkürler.
- Thank you for the donation.
Bu yıl geçen yıla göre daha az kaza vardı.
- There were fewer accidents this year than last.
Tom eskiye göre çok daha iyi yapıyor.
- Tom is doing much better than before.
It's bigger than I thought it was.