used in comparisons, to introduce the basis of comparison

listen to the pronunciation of used in comparisons, to introduce the basis of comparison
English - Turkish

Definition of used in comparisons, to introduce the basis of comparison in English Turkish dictionary

than
dan

Ölüler dans etmedi. Onların ondan daha iyi yapacak bir şeyleri vardı. - The dead did not dance. They had something better to do than that.

George 70 kg dan daha az gelmez. - George weighs not less than 70 kilograms.

than
conj. den
than
(Bilgisayar) düzeylerini düşürme
than
-dan
than
-mektense
than
den

Hastanedeki hoş olmayan deneyimlerini telafi etmek için Tom içmesi gerekenden biraz daha fazla içti. - To compensate for his unpleasant experiences in the hospital, Tom drank a little more than was good for him.

Hastanedeki kötü deneyimlerini telafi etmek için, Tom içmesi gerekenden biraz daha fazla içti. - To make up for his unpleasant experiences in the hospital, Tom drank a little more than he should have.

than
--dan
than
den daha
than
easier said than done söylemesi yapmaktan daha kolay
than
e göre hariç
than
bağlaç dan
than
He could hardly have behaved otherwise than heBaşka türlü davranamazdı
than
bağ

Alışılmış olandan farklı bir bağlamda bir şey görmek şaşırtıcı olabilir. - Seeing something in a different context than the accustomed one can be surprising.

Cömert bağışın için çok teşekkür ederim. - Thank you very much for your generous donation.

than
-den,-den daha
than
(bağlaç) den, dan, göre
than
göre

Bu yıl geçen yıla göre daha soğuk. - It is colder this year than last year.

Tom eskiye göre çok daha iyi yapıyor. - Tom is doing much better than before.

than
more than one birden çok
than
-den ...: She likes him better than you. Onu senden daha fazla seviyor. Hülya's more beautiful than she. Hülya ondan güzel. Can you
English - English
than

It's bigger than I thought it was.

used in comparisons, to introduce the basis of comparison
Favorites