Bunu kaldırmama yardım eder misin?
- Can you help me lift this?
Bu masa Patty'nin kaldırması için çok ağırdı.
- This desk was too heavy for Patty to lift.
Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti.
- He hurt his arm lifting so much weight.
Polis kutuyu dikkatlice kaldırdı.
- The policeman lifted the box carefully.
Yoshio kutuyu kaldırmama yardım etti.
- Yoshio helped me lift the box up.
Onlar buzdolabını kaldırmak için bana yardım ettiler.
- They gave me a hand to lift the fridge.