Şu mutsuz insanlara katıldı.
- He agreed with those unhappy people.
Mutsuz oldum fakat kendimi öldürmedim.
- I'd be unhappy, but I wouldn't kill myself.
Seni çok mutsuz ettiğim için üzgünüm.
- I'm sorry that I've made you so unhappy.
Çok mutsuz olduğunuz için çok üzgünüm.
- I'm very sorry you're so unhappy.
Tom'un çok şanssız deneyimleri olmuştur.
- Tom has had many unhappy experiences.