underlying water or body of water, for example in an aquifer or the deep ocean

listen to the pronunciation of underlying water or body of water, for example in an aquifer or the deep ocean
English - Turkish

Definition of underlying water or body of water, for example in an aquifer or the deep ocean in English Turkish dictionary

underwater
sualtı

Bir hidrofon sualtında kullanılmak üzere tasarlanmış bir mikrofondur. - A hydrophone is a microphone designed to be used underwater.

Penguenlerin gözleri sualtı görüş için uyarlanmıştır. - Penguins' eyes are adapted for underwater vision.

underwater
{f} su altında

Tom su altında yüzerken gözlerinin kapatır. - Tom closes his eyes when he swims underwater.

Tom bir nefeste su altında otuz metre yüzebileceğini iddia ediyor. - Tom claims that he can swim thirty meters underwater on one breath.

underwater
sualtında

Sualtında yüzebilir misin? - Can you swim underwater?

Ben genç bir kızken hep sualtında yaşamak istedim. - When I was a young girl, I always wanted to live underwater.

underwater
{s} sualtındaki
underwater
{s} su altında olan/kullanılan, sualtı
underwater
su seviyesinin altında olan kısım
underwater
suyun altında

Suyun altında ağlamak mümkün mü? - Is it possible to cry underwater?

underwater
geminin su hattından aşağıda olan
underwater
su altında olan veya kullanılan
underwater
su altında olan
English - English
underwater
underlying water or body of water, for example in an aquifer or the deep ocean

    Hyphenation

    un·der·ly·ing wa·ter or bo·dy of water, for ex·am·ple in an aq·ui·fer or the deep o·cean

    Pronunciation

Favorites